Atasozu.org

"atasozu" ile ilgili atasözü sonuçları

Tabağa sorarsan dünyada fena koku olmaz.

Kötü işlerle uğraşan kimse, kötü iş diye bir şey tanımaz. İngilizce: If you ask the plate, there’s no bad smell […]

Mürüvvete endaze olmaz.

Yardım ve iyilik için ölçü, sınır yoktur. Kişi, yapabildiği ölçüde çok yardım ve iyilikte bulunabilir. Yiğit, mert, iyiliksever, cömert olmanın […]

Mühür kimde ise Süleyman odur.

Bir işte kime yetki verilmişse baş odur söz ondan biter. Onun buyruğu geçer. Hz. Süleyman`ın peygamber ve hükümdar olduğunu belirten […]

Müft olsun da zift olsun.

Birçok kimse, bedava bulunca yenmeyecek şeyleri yer; işe yaramayan şeyleri alır. İngilizce: Make it a mufti and pitch.

Müflis tüccar eski defterlerini karıştırır.

Tüccar züğürtleyince, belki bir kimsede alacağım kalmıştır diye eski defterlerini gözden geçirir. Vaktiyle önemli işler yapmış olanlar, düşkünlüklerinde eski durumlarını […]

Müflis bezirgan eski defterlerini karıştırır.

Tüccar züğürtleyince, belki bir kimsede alacağım kalmıştır diye eski defterlerini gözden geçirir. Vaktiyle önemli işler yapmış olanlar, düşkünlüklerinde eski durumlarını […]

Mum yanmayınca pervane yanmaz.

Güzel yoluna baş koyanların ortaya çıkması için güzelin görünmesi gerekir. İngilizce: When the candle doesn’t light, the propeller doesn’t burn.

Mum yanmayınca pervane dönmez.

Güzel yoluna baş koyanların ortaya çıkması için güzelin görünmesi gerekir. İngilizce: When the candle doesn’t light, the propeller doesn’t spin.

Mum dibine ışık vermez.

Bir kimse, başkalarına bol bol yaptığı yardımı kendi yakınlarına yapmaz. Konumu ve yapısı gereği etrafına ışık saçan mum, kendi dibini […]

Muhabbet iki baştan.

İyilik iki baştan olur. İngilizce: The conversation is from the beginning.

Muhabbet iki baştan olur.

İyilik iki baştan olur. İngilizce: The conversation happens from two beginnings.

Miyancının kesesi bol olur.

İki kişi arasında uzlaştırıcılık yapan kimse, anlaşmalarını kolay sağlasın diye, birinin zararına bol keseden öneride bulunur. İngilizce: The myocoma has […]

Misk yerini belli eder.

Değerli kişi, nerede olsa varlığını gösterir. İngilizce: Musk will reveal his location.

Misk çiyle konuş, miskine bulaş; pisciyle konuş, pisine bulaş.

Bir kişi, arkadaşlık ettiği kimse iyi ise iyi, kötü ise kötü huylar kapar. İngilizce: Talk to the musk, mess with […]

Misafirlik üç gündür.

Misafir üç gün misafirdir. Geleneğe göre konukluk hakkı üç gündür. Konuk bir yerde üç gün kalırsa ne ev sahibi bunu […]

Misafirin yüzsüzü sahibini ağırlar.

Kendisinin ağırlanması gereken yüzsüz konuk, ev sahibine yol gösterir gibi ağırlama işini üzerine alır. İngilizce: The guest’s brazen ness welcomes […]

Misafirin umduğu ev sahibine iki övün olur.

Konuk, ne denli gerçekleşebileceğini düşünmeden ev sahibinin kendisine çok şeyler ikram edeceğini umar. Ama bakar ki sofrada umdukları yok. İngilizce: […]

Misafir üç gün misafirdir.

Geleneğe göre konukluk hakkı üç gündür. Konuk bir yerde üç gün kalırsa ne ev sahibi bunu fazla bulur, ne de […]

Misafir umduğunu değil bulduğunu yer.

Konuk, ev sahibinin kendisini çok şeylerle ağırlamasını bekleyebilir. Ama ev sahibi ona ancak evinde bulunanı ikram eder. Bir yere konuk […]

Misafir on kısmetle gelir; birini yer, dokuzunu evde bırakır.

Türkler inanırlar ki konuk, ev sahibine fazla bir gider yüklemez. Tanrı, konuğun yediğinden kat kat fazlasını, konuk ağırlıyor diye, ev […]