Çağrılmadık yere, çörekçi ile börekçi gider.
Çağrılmadığın yere gitme. Sen çörekçi ya da börekçi misin ki satış yapacakmış gibi şu kapıya, bu kapıya çağrılmadan gidesin? İngilizce: […]
Çağrılmadığın yere gitme. Sen çörekçi ya da börekçi misin ki satış yapacakmış gibi şu kapıya, bu kapıya çağrılmadan gidesin? İngilizce: […]
İşi yapacak olanda yeteri kadar güç bulunmadıkça, şunun bunun küçük yardımlarıyla sürekli ve büyük bir iş yürütülemez. Bir işin yapılmasında […]
Ev sahibi konuğu yük saymaz. Konuğun geldiği evde ya yiyecek bulunur; ya da beklenmedik bir yerden o sırada yiyecek gelir. […]
Kişi, geçmişteki atalarıyla değil, ancak kendi değeri ile övünebilir. İngilizce: You can’t brag about a tombstone.
Görünüşte birbirine benzeyen öyle şeyler vardır ki nitelikleri birbirinden çok ayrıdır. Dış görünüşleri bakımından kimi nesne ve varlıklar birbirlerinin aynı […]
Para, ortaya konulup herkese gösterilen şeylerden değildir. İman da kişinin içindedir. Bundan dolayı kimin ne kadar parası bulunduğunu, kimin ne […]
İman her şeyden önce içsel, yani kalbî bir olaydır. İnsanların imanlarını sözle dile getirmeleri mümkünse de, bunu çıkar için yapıyor […]
Düşmanlarının ölümünden sevinç duymak veya böyle bir duyguya kapılmak insana yakışmaz. Bir kişi, öç almak istediği kişinin, ya da onun […]
Nush: nasihat, Tekdir: azarlama, Kötek: dayak. Yukarıdaki kelime anlamlarını bu söze uyarladığınızda daha anlamlı bir sonuç elde edebiliriz. Burada anlatılmak […]
Aylak kişi bütün zamanını gevezelikle, çene çalmakla geçirir. Aylak, işsiz-güçsüz, bir iş yapmak istemeyen kişi zamanını boş ve anlamsız konuşmalarla […]
Lafla peynir gemisi yürümez. Şöyle yaparım, böyle yaparım demekle yapılması gereken iş yapılamaz. İngilizce: A cheese ship doesn’t work with […]
İngilizce: You can’t get enough of words.
Kötü, zararlı kişiden iyilik beklenmez. İyi iş yapmak için zararlı araç kullanılmaz. Kötü kişiden iyilik beklenemez. Her işin aracı farklıdır. […]
Osmanlıların yönetim işlerinde bozukluk başladıktan sonra iç güvenliği sağlayacak olanların durumu şuna benzerdi: Araba ile tavşan avlamak. Çünkü rahatlarını bozmaz, […]
Şu iş şöyle olsa, bu iş böyle olsa diye dilemekle istediğimiz sonuca varamayız. Elde etmek istediğimiz sonucu dilekle değil, çalışmakla […]
İnsan başarılı sonuca boş söz ve hayalle değil, çalışarak ulaşır ancak. Bu sebeple “bu iş böyle, şu iş şöyle olsa, […]
İyi verim alabilmek için tarlayı zemheride her halde sürmek gerekir. Derin, dikkatli sürülmese, şöyle bir yüzeyden olsa bile. İngilizce: Rub […]
Küçük şeyleri elde etmek için yeterli olan araçla, büyük şeyler elde edilemez. İngilizce: Hawks and camels don’t hunt.
Güzellerle zenginler her zaman el üstünde tutulurlar. İngilizce: The demand is beautiful and rich.
Olmayacak işi zorla yapmaya çalışan zarara uğrar. İngilizce: By striving, the tsar is torn