Atasozu.org

"yerden" ile ilgili atasözü sonuçları

Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez.

“Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez” atasözü, bir kişi veya grup, başka bir kişi veya gruptan farklı bir statüye veya avantaja […]

Buğdayı taşlı yerden, kızı kardaşlı yerden.

Bu atasözü, bir şeyin veya kişinin doğru şartlarda yetişmesi ve gelişmesi durumunda daha olumlu sonuçlar elde edilebileceğini anlatır. “Buğdayı taşlı […]

Buğdayı taşlı yerden, kızı kardaşlı yerden.

Bu atasözü, bir şeyin veya kişinin doğru şartlarda yetiştiğinde daha iyi sonuçlar elde edeceğini anlatır. “Buğdayı taşlı yerden, kızı kardaşlı […]

Bacası görülmeyen yerden kız alınmaz.

“Bacası görülmeyen yerden kız alınmaz” atasözü, bir kişinin veya bir şeyin arka planını veya gerçek durumunu dikkate almaksızın, yüzeysel veya […]

Babasından bir göz evi kalan, yerden direk çıktı demeyle birlikmiş.

“Babasından bir göz evi kalan, yerden direk çıktı demeyle birlikmiş” atasözü, bir kişinin geçmişte elde ettiği avantajları veya mirası, sadece […]

Düştüğün yerden bir avuç toprakla kalk.

“Düştüğün yerden bir avuç toprakla kalk” atasözü, insanların hayatlarında karşılaştıkları zorluklar, sıkıntılar ve başarısızlıklar sonrasında yeniden ayağa kalkmanın mümkün olduğunu […]

Diken battığı yerden çıkar.

“Diken battığı yerden çıkar” atasözü, zorluklarla karşılaşılan durumlarda başarının sadece o zorlukların üstesinden gelmekle değil, aynı zamanda bu zorlukların kişide […]

İp kırıldığı yerden eklenir.

İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]

İp koptuğu yerden eklenir.

İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]

İp koptuğu yerden bağlanır.

İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]

İp koptuğu yerden ulanır.

İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]

İp kırıldığı yerden bağlanır.

İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]

İp kırıldığı yerden ulanır.

İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]

İp inceldiği yerden kopar.

Bir durum, bir olay ve bir iş en zayıf yerinden, en çürük noktasından bozulur veya kopar. İslam`ın şartı beş, altıncısı […]

Gökten yere yağar, yerden göğe değil.

Varlıklılar yoksullara, güçlüler güçsüzlere yardım eder; tersi düşünülemez. İngilizce: It rains from the sky to the earth, not from the […]

Tarlayı taşlı yerden, kızı kardaşlı yerden.

Taşlı tarlanın tahılı daha güzel olur. Erkek kardeşi bulunan kız da hem sarkıntılıklara karşı korunmuş, hem de kardeşine hizmet ederek […]

Tabak sevdiği deriyi yerden yere çarpar.

Kişi, eğitimine önem verdiği, ya da beğendiği kimseyi hırpalarcasına çalıştırır. İngilizce: The plate smashes the skin it loves from the […]

Minareyi yaptırmayan yerden bitti beller.

Değerli, önemli hiçbir iş yapmamış olanlar, yapılmış olan büyük, önemli işleri kendiliğinden oluvermiş sanırlar. İngilizce: It’s over where the minaret […]

Minareyi yaptırmayan yerden bitmiş sanır.

Değerli, önemli hiçbir iş yapmamış olanlar, yapılmış olan büyük, önemli işleri kendiliğinden oluvermiş sanırlar. İngilizce: He thinks it’s finished from […]

Zannetmediğin yerden tilki çıkar.

İngilizce: You get a fox out of nowhere you don’t think.