“Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok” atasözü, bir şeyin yarı yarıya bölündüğünde ortaya çıkan eksikliği veya yetersizliği ifade eden bir deyimdir. Bu atasözü, bir şeyin tamamının veya bütününün olmadığını belirtirken, yarı kalan kısmın da yetersiz olduğunu vurgular.
Atasözü, bir durumun veya nesnenin eksik olduğunu, yarım kaldığını veya tamamlanmadığını anlatır. Yarım kalan bir şeyin, tamamlanmamış olduğu için eksiklik ve yetersizlik taşıdığına dikkat çeker.
Örneğin, bir projenin yarısı tamamlandığında ve geri kalan kısmı tamamlanmadığında, projenin bütününe ilişkin eksiklikler ve yetersizlikler oluşabilir. Tamamlanmamış bir proje, hedefe ulaşmada veya istenen sonuca varmada yetersiz kalabilir.
Atasözü, birçok farklı kültürde ve dilde kullanılır ve farklı şekillerde ifade edilir. Örneğin:
İngilizce: Half of a thousand is five hundred, and I’m not even there.
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
Fransızca: La moitié de mille est cinq cents, et je n’y suis même pas.
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
Almanca: Die Hälfte von tausend ist fünfhundert, und ich bin noch nicht einmal da.
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
İspanyolca: La mitad de mil son quinientos, y ni siquiera estoy allí.
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
İtalyanca: La metà di mille è cinquecento, e io non ci sono nemmeno.
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
Portekizce: A metade de mil é quinhentos, e nem mesmo estou lá.
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
Rusça: Половина от тысячи – пятьсот, и меня там даже нет.
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
Arapça: نصف الألف هو خمسمائة، وأنا لست حتى هناك.
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
Çince: 一千的一半是五百,而我甚至都不在那里。
Açıklama: Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok.
Yorumlar