Atasozu.org

"ben hakkındaki atasözleri" ile ilgili atasözü sonuçları

Bir iki ondört, ben örttüm sen de ört.

Bu atasözü, bir konuda işbirliği ve yardımlaşmanın önemini vurgular. İnsanlar arasındaki ilişkilerde karşılıklı anlayış, dayanışma ve yardımlaşma önemlidir. Atasözünde belirtilen […]

Binin yarısı beş yüz o da ben de yok.

“Binin yarısı beş yüz, o da ben de yok” atasözü, bir şeyin yarı yarıya bölündüğünde ortaya çıkan eksikliği veya yetersizliği […]

Ben gücendiğim dağın odununu kırk sene yakmam.

“Ben gücendiğim dağın odununu kırk sene yakmam” atasözü, bir kişinin gücendiği ya da kırgın olduğu kişi veya durumdan uzak duracağını, […]

Ben ben için demem, verseniz bile yemem

“Ben ben için demem, verseniz bile yemem” atasözü, genellikle bir kişinin her türlü ödül veya övgüyü reddederek, doğru bildiği yoldan […]

Ben ağa, sen ağa! İnekleri kim sağa.

“Ben ağa, sen ağa! İnekleri kim sağa” atasözü, herkesin lider ya da yönetici olmaya çalıştığı, ancak hiç kimsenin asıl işi […]

Baban bana öğüt verirken, ben inek gözünde kırk sinek saydım.

“Baban bana öğüt verirken, ben inek gözünde kırk sinek saydım” atasözü, bir kişiye akıl verilirken, kişinin dikkatini dağıtan veya önemsiz […]

Evladı ben doğurdum, ama gönlünü ben doğurmadım.

Bu atasözü, bir kişinin biyolojik olarak bir çocuğa sahip olabileceğini, ancak çocuğun duygusal dünyası ve kişilik özelliklerinin bağımsız olduğunu ifade […]

Evladı ben doğurdum ama gönlü benim değil ki.

Bu atasözü, bir kişinin biyolojik olarak bir çocuğa sahip olabileceğini ancak onun kalbini, duygularını ve düşüncelerini kontrol edemeyeceğini ifade eder. […]

Dervişlik olaydı taç ile hırka, ben de alırdım otuza kırka.

“Dervişlik olaydı taç ile hırka, ben de alırdım otuza kırka” atasözü, hayatın sade ve zahmetsiz bir şekilde devam ettirilmesinin insanın […]

Soğuk; kırk kat keçe, ben ondan geçe; bir kat deri, ben ondan geri demiş.

Bir kat deri giysi, kat kat yün giysiden daha çok sıcak tutar. İngilizce: It’s cold; forty layers felt, I passed […]

Sıtma ben tuttuğumu kırk yıl sonra tanırım demiş.

Sıtmaya yakalanan kişi tedavi görüp iyileşse bile aradan uzun yıllar geçer de benzinin solukluğu geçmez. İngilizce: Malaria said he knew […]

Sen sen, ben ben.

Hiç kimse kendisini başkasının buyruğu altında görmek istemez. Kendisine hükmetmek isteyen kimseye karşı duygusu şudur: Sen kendini nasıl yüksek ve […]

Sen olursan bensiz, ben de olurum sensiz.

Bir kimse, başka bir kimse ile olan ilişkisini keserse, o da bu kişi ile ilişkisini sürdürmek istemez. İngilizce: It’s you, […]

Sen dede ben dede, bu atı kim tımar ede?

Herkes kendisini buyurucu durumda görür, iş yapmakla yükümlü saymazsa ortadaki işi kim yapar? İngilizce: Grandpa, who’s going to groom this […]

Sen ağa ben ağa, bu ineği kim sağa.

Herkes kendisini buyurucu durumda görür, iş yapmakla yükümlü saymazsa ortadaki işi kim yapar?  Kişi, üzerine düşen işten kaçmayıp onu yapmalıdır. […]

Tencere demiş: Dibim altın. Kepçe demiş: Ben neredeyim?

İçyüzünü iyi bilen kimseye karşı, kusurlarını gizlemeye çalışan ve yüksek nitelikleri bulunduğunu söyleyerek övünmeye kalkışan kişi, gülünç duruma düşer. İngilizce: […]

Tencere demiş: Dibim altın. Kaşık demiş: Ben neredeyim?

İçyüzünü iyi bilen kimseye karşı, kusurlarını gizlemeye çalışan ve yüksek nitelikleri bulunduğunu söyleyerek övünmeye kalkışan kişi, gülünç duruma düşer. İngilizce: […]

Isıtma ben tuttuğumu kırk yıl sonra tanırım demiş.

Sıtma hastalığına yakalanmış olan kimse, iyi olduktan uzun yıllar sonra bile sarı, soluk benzinden belli olur. İngilizce: He said he’d […]

Oğlumu ben doğurdum amma gönlünü ben doğurmadım.

Evladı ben doğurdum amma… İngilizce: I gave birth to my son, but I didn’t give birth to him.