Sıtma ben tuttuğumu kırk yıl sonra tanırım demiş.
Sıtmaya yakalanan kişi tedavi görüp iyileşse bile aradan uzun yıllar geçer de benzinin solukluğu geçmez. İngilizce: Malaria said he knew […]
Sıtmaya yakalanan kişi tedavi görüp iyileşse bile aradan uzun yıllar geçer de benzinin solukluğu geçmez. İngilizce: Malaria said he knew […]
Bir topluluğun arasına yeni girmiş olan kötü kimsenin foyası ilk günlerde meydana çıkmaz. İnsanlar kötü yanlarını kolay kolay belli etmezler. […]
İşçinin kırk yılda eline geçen parayı tüccar kırk günde, belki de bir günde kazanır. Buna benzer eşitsizlik örnekleri çoktur. İngilizce: […]
Çiftçinin ürünü her yıl bir afete uğrar. O da hep gelecek yıla umut bağlar. Durum böylece sürüp gider. İngilizce: They […]
Rençber’in ancak kırk yılda kazanabileceği parayı, tüccar kırk günde kazanır. İngilizce: Rençber in forty years, merchant forty days.
Sıtma hastalığına yakalanmış olan kimse, iyi olduktan uzun yıllar sonra bile sarı, soluk benzinden belli olur. İngilizce: He said he’d […]
Kişi, gücünü kullanarak istediği şeyi elde edebilir. Ama bunu yapmayıp çevreyi eyleme geçme korkusu içinde bırakırsa daha çok şeyler ele […]