“Eceli yaklaşan köpek mescit avlusuna işer” atasözü, ölümün kaçınılmaz olduğunu ve kişinin ölümüne yaklaşırken bile saygı ve edep çerçevesinde davranması gerektiğini vurgulamaktadır.
Bu atasözü, köpeğin mescit avlusuna işemesi eyleminin, saygı ve edeple bağdaşmadığını ifade eder. Ayrıca, ölümün yaklaştığı bir durumda bile kişinin toplum ve din adabına uygun davranması gerektiğini belirtir. Kişinin son günlerinde bile kötü davranışlar sergilememesi ve toplumun değerlerine saygı göstermesi gerektiğini hatırlatır.
Atasözü, birçok farklı kültürde ve dilde kullanılır ve farklı şekillerde ifade edilir. Örneğin:
İngilizce: “A dying dog barks the loudest.” (Ölmekte olan köpek en çok havlar.) – Bu atasözü, ölümü yaklaşan birinin son güçlüklerini veya umutsuzluğunu ifade eder.
Almanca: “Der sterbende Hund bellt am lautesten.” (Ölmekte olan köpek en çok havlar.) – Bu atasözü de ölümü yaklaşan birinin son çırpınışlarını veya son güçlüklerini ifade eder.
İspanyolca: “Perro que ladra no muerde.” (Havlayan köpek ısırmaz.) – Bu atasözü, birinin sözlerinin eylemlerinden daha güçlü olabileceğini ifade eder.
Fransızca: “Chien qui aboie ne mord pas.” (Havlayan köpek ısırmaz.) – Bu atasözü, birinin sözlerinin eylemlerinden daha güçlü olabileceğini ifade eder.
İtalyanca: “Cane che abbaia non morde.” (Havlayan köpek ısırmaz.) – Bu atasözü de birinin sözlerinin eylemlerinden daha güçlü olabileceğini ifade eder.
Arapça: “الكلب الحامض لا يعض” (Havlayan köpek ısırmaz.) – Bu atasözü, birinin sözlerinin eylemlerinden daha güçlü olabileceğini ifade eder.
Rusça: “Собака лает, ветер носит.” (Köpek havlar, rüzgar eser.) – Bu atasözü, birinin sözlerinin zamanla unutulacağını veya önemsizleşeceğini ifade eder.
Çince: “狗嘴里吐不出象牙” (Köpeğin ağzından fil dişi çıkmaz.) – Bu atasözü, birinin söylediklerinin her zaman doğru veya gerçekçi olmadığını ifade eder.
Yorumlar