Gün var yılı besler, yıl var günü beslemez.
Öyle zaman olur ki bir aylık kazanç, insanı bir yıl geçindirir. Öyle zaman da olur ki bir yıllık kazanç, bir […]
Öyle zaman olur ki bir aylık kazanç, insanı bir yıl geçindirir. Öyle zaman da olur ki bir yıllık kazanç, bir […]
Bir günün olayları, işleri, durumları, koşulları başka bir gününkine benzemez. Her gün bir olmaz İngilizce: It doesn’t fit day by […]
Aradan uzun zaman geçse bile bir kimsenin başkasına karşı beslediği kin sönmez. İngilizce: The day passes, no more hatred.
Yüce Allah`tan başka kimse yarının ne getireceğini bilemez. Yarın birçok değişikliklere gebedir. Beklenmedik bir sırada umut verici durumlarla da karşılaşma […]
İşe yarayan gün, içinde bulunduğun gündür. Onu değerlendirmeye bak. Bugün ne yapabilirsen kazancın odur. Bugün kim iş başında, kim itibarda […]
Seven kişi, sevdiği kimse veya sevdiği iş yüzünden başına gelecek sıkıntılara ses çıkarmadan katlanır. Bilir ki, sevdiğini elde etmek için […]
Birinin başına gelen kötü bir durum, gün olur senin de başına gelir. Başına gelen felâkete başkalarının gülmesi seni nasıl incitirse, […]
İnsan, sevdiği kimse ve sevdiği iş yüzünden gelecek sıkıntılara katlanır. Krş. Dikensiz gül olmaz. İngilizce: No roses without thorns.
Şubat ayında kimileyin bunaltıcı sıcak olur, kimileyin diz boyu kar. İngilizce: He said, “I’m going to breathe the mutt or […]
Bir girişimden elde edilen verimin gerçek değeri, bu verimin karşılaşacağı tehlikeler bittikten sonra belli olur. (Gurk: Kuluçka tavuğu, cücük: Piliç) […]
İngilizce: Don’t tell me you didn’t see it with your eye.
Gözü bir türlü doymayan, sürekli çıkarını düşünen, onun peşinde koşan ve bu uğurda her türlü işe kalkışan kimse, yakasını tehlikelerden […]
Kişideki beden sakatlıkları çocuklarına geçmez. Ama delilik soya çeker. İngilizce: Blindeye, tongue-tongued; Crazy crazy, crazy.
Kişideki beden sakatlıkları çocuklarına geçmez. Ama delilik soya çeker. İngilizce: He’s born with eyes, he’s born linguistic, he’s a mad […]