Atasozu.org

"hakkındaki atasözleri" ile ilgili atasözü sonuçları

İven kız ere varmaz, varsa da baht bulmaz.

İvmekle koca bulunmaz. İven kız eşini iyi seçemeyeceği, rasgele bir kocaya varacağı için mutlu olmaz. İngilizce: The girl doesn’t get […]

İtle yatan bitle kalkar.

Körle yatan şaşı kalkar. İngilizce: It gets up with a bit of a repulsive.

İtle çuvala girilmez.

Bilgisiz, düzenbaz, bayağı, taşkın kimselerden uzak dur. Onlarla iş yapmak, yakın ilişki kurmak, tartışmaya girmek, hatta kavga bile etmek sakıncalıdır. […]

İtle dalaşmaktan çalıyı dolaşmak yeğdir.

Edepsiz kimse ile uğraşmamak için onun bulunduğu yerden uzaklaşınız. İngilizce: It’s preferable to move around the bush from a push-in.

İtin pamukçuya zararı vardır.

Kötü şey, görünüşte iyi şeye benziyorsa iyi şeyin değeri azalır. İngilizce: The mutt is damaging to the thrush.

İtin pamuk pazarına zararı vardır.

Kötü şey, görünüşte iyi şeye benziyorsa iyi şeyin değeri azalır. İngilizce: The push has harmto the cotton market.

İtin pamuğa zararı vardır.

Kötü şey, görünüşte iyi şeye benziyorsa iyi şeyin değeri azalır. İngilizce: The push is harmful to the rust.

İtin ölümü gelirse cami duvarına işer.

Eceli gelen köpek cami duvarına işer İngilizce: If the death of the dog comes, it’ll pee on the mosque wall.

İtin kuyruğu kalıba konmakla doğrulmaz.

Yaradılıştan kötü olan kişi, ne denli eğitilirse eğitilsin yola gelmez. İngilizce: The tail of the dog is not corrected by […]

İtin ısırmayanı, atın osurmayanı olmaz.

İngilizce: No one who bites, doesn’t fart.

İtin gönlüne kalsa günde bir leş yer.

Tamahkar kişi doymak bilmez. Gözü hep daha çok kazançtadır. İngilizce: If it’s up to you, it’s a scavengers a day.

İtin akılsızı kurban bayramında sılaya gider.

İşini bilmeyen kişi, ayağına gelen kısmetten yararlanacağı yerde, zorunlu olmayan, her zaman yapabileceği bir işi öne alır. İngilizce: The mindless […]

İtin duası kabul olunsaydı gökten kemik yağardı.

Eğer art niyetli, aşağılık kişilerin istedikleri yerine gelseydi, onlar mutlu olurken dünya kötülüklerle dolar; iyilere de barınacak yer bulunamazdı. Şükür […]

İtin ahmağı baklavadan pay umar.

Aptal kişi, eline geçmesi olanağı bulunmayan bir nimeti bekler. İngilizce: The dog hopes to share the baklava.

İti an, değneği yanına koy.

Saldırgan birisiyle karşılaşacak olan kimse, kavgaya hazır olmalıdır. İngilizce: Put the wand next to you.

İti an, taşı eline al.

Saldırgan birisiyle karşılaşacak olan kimse, kavgaya hazır olmalıdır. İngilizce: Push it, take the stone in your hand.

İti öldürene sürütürler.

Berbat bir işin sıkıntısını, onu yapana çektirirler. Bu işin temizlenmesini, düzeltilmesini ona yüklerler. İngilizce: They’ll drive him to the mutt.

İte hoşt demezler sahibinin hatırı var diye.

Bir kimsenin buyruğu altındaki kişiyi incitecek eylem, dolaylı olarak o kimseyi de incitir. Bu nedenle bir kimse adına iş gören […]

İte vurmazlar sahibinin hatırı var diye.

Bir kimsenin buyruğu altındaki kişiyi incitecek eylem, dolaylı olarak o kimseyi de incitir. Bu nedenle bir kimse adına iş gören […]

İte dalanmaktan çalıyı dolanmak iyidir.

Kişi, yapacağı işte huysuz biriyle çatışacaksa işini o kişiyle karşılaşmayacağı yoldan (bu yol güçlüklerle dolu olsa bile) yürütmelidir. İngilizce: It’s […]