Atasozu.org

"hakkındaki atasözleri" ile ilgili atasözü sonuçları

Sen bir garip Çingenesin, telli zurna nene gerek.

Yoksul olan ya da toplumda seçkin bir yeri bulunmayan kişi, durumunun kaldıramayacağı işe kalkışmamalıdır. İngilizce: You’re a weird Gypsy, you […]

Sen bilirsin deyince kavga olmaz.

Bir konu üzerindeki görüşme sırasında uysallık gösterir, karşınızdakinin dediğini kabul ederseniz, anlaşmazlık çıkmaz. İngilizce: There’s no fighting when you say […]

Sen ağa ben ağa, bu ineği kim sağa.

Herkes kendisini buyurucu durumda görür, iş yapmakla yükümlü saymazsa ortadaki işi kim yapar?  Kişi, üzerine düşen işten kaçmayıp onu yapmalıdır. […]

Selam para, kelam para.

Her davranış para harcamayı gerektirir. İngilizce: Hey, money, word money.

Sel ile gelen yel ile gider.

Emek çekilmeden ele geçen para; gereksiz yerlere harcanır, çarçur olur gider. İngilizce: It goes with the wind that comes with […]

Sel gider kum kalır, kişi ettiğini bulur.

Herhangi bir durumda önemli olan, kalıcı öğelerdir. Gelip geçici olanlar değil. İngilizce: The flood goes, the sand stays, the person […]

Sel gider kum kalır.

Geçici olanlara değil, kalıcı olanlara önem vermek gereklidir. Hayatın akışı içinde yaşadığımız olayların, bulunduğumuz yerlerin, ilişki kurduğumuz insanların bir aslî […]

Sefa ile yenen cefa ile kazanılır.

Kaygısız, sakin, zevk ve gönül rahatlığı içinde yenen para, sıkıntı çekilerek ve alın teri dökülerek kazanılmıştır. İngilizce: It is won […]

Sebepsiz ölüm olmaz.

Ecel geldi cihane… İngilizce: There’s no unprovoked death.

Sebepsiz kuş bile uçmaz.

Kılavuz ve yardımcı almadan hiçbir iş başarılamaz. Dünyada her şeyin olmasına veya bir hâlde bulunmasına yol açan bir sebep vardır. […]

Sayılı koyunu kurt kapmaz.

Birine teslim edeceğiniz bir şeyi eğer sayarak, ölçerek ya da tartarak verirseniz, emanet alan kişi onu daha iyi korur; içinde […]

Sayılı koyunu kurt yemez.

Miktarı saptanarak bir kimseye teslim edilmiş olan eşya iyi korunur. İngilizce: No wolf eats a numbered sheep.

Sayılı günler çabuk geçer.

Bir işin yapılması, ya da gerçekleşmesi için konulmuş olan belli süre çarçabuk geçer. Sayısı belli olan, bir işin yapılması için […]

Sayılı gün tez geçer.

Sayısı belli olan, bir işin yapılması için önemli ve az görülen belirli zaman süresi çok çabuk geçer. Kişi işine öyle […]

Say beni, sayayım seni.

Sev beni, seveyim seni. İngilizce: Count me, let me count you.

Satılık ziftin olsun, Selanik’ten kel gelir.

İşe yaramaz sandığın bir malı satılığa çıkarırsan görürsün ki hatıra gelmeyen yerlerden onu arayıp soranlar vardır. İngilizce: Whether it’s pitch […]

Sarımsak içli dışlı, soğan yalnız başlı.

Anlaşan kimselerin -aynı aileden imişler gibi- birbirlerinden saklısı, gizlisi yoktur. Başkasıyla böyle bir yakınlık kuramamış olan kimse, tek başına kendi […]

Sarımsak da acı amma evde lazım bir dişi.

Sorumlulukları olmakla birlikte her eve bir kadın gerektir. Bir evde ara sıra kullanılacak şeyden -insanı rahatsız da etse- bir parça […]

Sarımsağını hesap eden paçayı yiyemez.

Küçük sakıncalarını düşünerek bir işe girişmeyen kişi, o işin kazançlarından yoksun kalır. İngilizce: The one who calculates his garlic can’t […]

Sarımsağı hesap eden paça yiyemez.

Küçük sakıncalarını düşünerek bir işe girişmeyen kişi, o işin kazançlarından yoksun kalır. İngilizce: He can’t eat the leg that calculates […]