İş bilenin, kılıç kuşananın.
İngilizce: The one who knows the business, the sword-wielding.
İngilizce: The one who knows the business, the sword-wielding.
Kızışmış bir kavgada, ya da bir tarafın büyük zarara uğrayacağı bir işlemde meram anlatmaya fırsat kalmadan, olacak olur. İngilizce: He’ll […]
Kavga edenlerden biri aman dilerse artık çekişme kalmaz. İngilizce: The fight won’t last when you get on your job.
İslam dininin beş temel direği vardır. Kelime-i şahadet, namaz, oruç, zekat, hac.) Eğer altıncısı olsaydı her halde insaf olurdu. İnsaf, […]
Kişi kiminle arkadaşlık ederse ondan kendisine birtakım huylar geçer: Kötü arkadaştan kötü, iyi arkadaştan iyi. İngilizce: Is it that gets […]
Benzerleri çok olan kişi ya da nesnelere kimse önem vermez; ayrıcalık tanımaz. İngilizce: Who’s Fatima in the yarn market?
İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]
İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]
İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]
İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]
İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]
İki kişi arasındaki kırgınlığın giderilmesi için kırgınlık nedeninin giderilmesi gerekir. Bozulan bir iş nerede kalmışsa, düzeltilmesine oradan başlanır. İngilizce: The […]
Bir durum, bir olay ve bir iş en zayıf yerinden, en çürük noktasından bozulur veya kopar. İslam`ın şartı beş, altıncısı […]
Başlangıcından bu yana nankörlük insanoğlunun değişmez bir sıfatı olagelmiştir. Yapılan bir iyiliğe karşı, çokluk kötülükle cevap vermek, insanın atamadığı huylarındandır. […]
Şurası muhakkak ki, insanın ne zaman ne yapacağı belli olmaz. Çoklukla güven de vermez. Hiç umulmadık bir anda nankörlük edip […]
Kişi doğduğu yerde kazanç sağlayamazsa, kazanç sağlayabileceği bir yere göçer; orayı yurt edinir. Doğduğu yerden çok burasını benimser. İngilizce: Man’s […]
Toplum içinde her kişinin bir değeri vardır. Değer verilmeyen kişiler sadece zügürtlerdir. İngilizce: You can’t be bad, it turns out […]
Toplum içinde her kişinin bir değeri vardır. Değer verilmeyen kişiler sadece zügürtlerdir. İngilizce: You can’t hurt, it turns out it’s […]
Toplum içinde her kişinin bir değeri vardır. Değer verilmeyen kişiler sadece zügürtlerdir. İngilizce: You wouldn’t be bad, it turns out […]
Toplum içinde her kişinin bir değeri vardır. Değer verilmeyen kişiler sadece zügürtlerdir. İngilizce: You can’t be bad, it turns out […]