Atasozu.org

"hakkındaki atasözleri" ile ilgili atasözü sonuçları

İstediğini söyleyen, istemediğini işitir.

Bir kimseye ölçüsüz, ağır sözler söylemek, hakaret etmek doğru değildir. O da ağır sözlerle karşılık verir. İngilizce: Anyone who says […]

İt ile dalaşacağına, yolunu değiştir.

İngilizce: Instead of messing with the mutt, change your way.

İt derisinden post olmaz.

Ahlâksız, bayağı ve değersiz kimseler bir göreve veya mevkiye gelip önemi büyük, yüce bir amaç için hizmet yapamazlar. Aşağılık kimse, […]

İt değmekle deniz pis olmaz.

Temizliğine herkesin büyük bir inancı bulunan kişi ya da şey, aşağılık kimselerin atmak istediği çamurla kirletilemez. İngilizce: The sea won’t […]

İt ağzını kemik tutar.

Aşağılık kişinin ağzını kapamak için ona bir çıkar sağlamak yeter. İngilizce: The dog holds his mouth bone.

İşten artmaz, dişten artar.

Kazanç ne kadar çok olursa olsun, tutumlu davranılmazsa para biriktirilemez. Tasarruf, savurganlık yapmamak, tüketimi kısmakla mümkündür ancak. İnsan ne denli […]

İştah dişin dibindedir.

Bir şey yemeyi canı çekmeyen kimse, yiyecekten bir parça tadınca iştahının açıldığını görür. İngilizce: Appetite is at the bottom of […]

İşleyen eşeğin boynu boncuklu olur.

İşveren, görevini iyi yapan, çalışkan işçisine iyi bakar. Onu ödüllendirir. İngilizce: The donkey’s neck is beaded.

İşleyen demir paslanmaz.

Tembel tembel oturan kimse hantallaşır, iş yapma yeteneğini yitirir. Çalışan kimse gittikçe açılır, daha yararlı işler yapar. İngilizce: The iron […]

İşleyen demir pas tutmaz.

Durağan durumdan hareketli duruma geçmek ve çalışmak, insandaki hantallığı, isteksizliği ve uyuşukluğu söküp atar; onu canlı, yetenekli ve verimli kılar. […]

İşleyen demir ışıldar.

Durağan durumdan hareketli duruma geçmek ve çalışmak, insandaki hantallığı, isteksizliği ve uyuşukluğu söküp atar; onu canlı, yetenekli ve verimli kılar. […]

İşini kış tut, yaz tutarsa bahtına.

Başladığın işin güç yürüyeceğini, ya da parlak sonuç vermeyeceğini düşün, kendini ona göre hazırla ki sonunda düş kırıklığına uğramayasın ve […]

İşini bilmeyen kasap, ne bıçak kor ne masat.

Bilmediği işe girişen kişi, her şeyi karmakarışık duruma getirir. İngilizce: The butcher, who doesn’t know his job, is not a […]

İşine hor bakan boynuna torba takar.

Kişi, nasıl olursa olsun işini ya da sanatını küçük görmemelidir. Eğer böyle görürse işinin, sanatının gereğini yerine getirip para kazanamaz. […]

İşin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol.

Tanık, ikide birde mahkemeye çağırılır, işini, gücünü bırakıp gider. Kefil de, asıl borçlunun borcunu ödememesi dolayısıyla bu parayı ödemek zorunda […]

İşçi kırk yılda, tüccar kırk günde.

İşçinin kırk yılda eline geçen parayı tüccar kırk günde, belki de bir günde kazanır. Buna benzer eşitsizlik örnekleri çoktur. İngilizce: […]

İş olacağına varır.

Her işin kendine has bir akışı ve sonucu vardır. Ne yapılırsa yapılsın, ne tedbir alınırsa alınsın, o iş, ulaşacağı sonuca […]

İş insanın kalayı.

Beden ve kafa, çalıştıkça gelişir, güçlenir, güzelleşir. İngilizce: It’s a man’s plan.

İş insanın aynasıdır.

Bir kişi hakkında yargıya varmak, nasıl bir kişi olduğunu öğrenmek mi istiyorsunuz? O hâlde onun yaptığı işe bakınız. Çünkü yaptığı […]

İş gördün sıvış, ekmek gördün giriş!

İngilizce: You’ve been out of work, you’ve seen bread!