Sel ile gelen yel ile gider.
Emek çekilmeden ele geçen para; gereksiz yerlere harcanır, çarçur olur gider. İngilizce: It goes with the wind that comes with […]
Emek çekilmeden ele geçen para; gereksiz yerlere harcanır, çarçur olur gider. İngilizce: It goes with the wind that comes with […]
Herhangi bir durumda önemli olan, kalıcı öğelerdir. Gelip geçici olanlar değil. İngilizce: The flood goes, the sand stays, the person […]
Geçici olanlara değil, kalıcı olanlara önem vermek gereklidir. Hayatın akışı içinde yaşadığımız olayların, bulunduğumuz yerlerin, ilişki kurduğumuz insanların bir aslî […]
Kaygısız, sakin, zevk ve gönül rahatlığı içinde yenen para, sıkıntı çekilerek ve alın teri dökülerek kazanılmıştır. İngilizce: It is won […]
Ecel geldi cihane… İngilizce: There’s no unprovoked death.
Kılavuz ve yardımcı almadan hiçbir iş başarılamaz. Dünyada her şeyin olmasına veya bir hâlde bulunmasına yol açan bir sebep vardır. […]
Birine teslim edeceğiniz bir şeyi eğer sayarak, ölçerek ya da tartarak verirseniz, emanet alan kişi onu daha iyi korur; içinde […]
Miktarı saptanarak bir kimseye teslim edilmiş olan eşya iyi korunur. İngilizce: No wolf eats a numbered sheep.
Bir işin yapılması, ya da gerçekleşmesi için konulmuş olan belli süre çarçabuk geçer. Sayısı belli olan, bir işin yapılması için […]
Sayısı belli olan, bir işin yapılması için önemli ve az görülen belirli zaman süresi çok çabuk geçer. Kişi işine öyle […]
Sev beni, seveyim seni. İngilizce: Count me, let me count you.
İşe yaramaz sandığın bir malı satılığa çıkarırsan görürsün ki hatıra gelmeyen yerlerden onu arayıp soranlar vardır. İngilizce: Whether it’s pitch […]
Anlaşan kimselerin -aynı aileden imişler gibi- birbirlerinden saklısı, gizlisi yoktur. Başkasıyla böyle bir yakınlık kuramamış olan kimse, tek başına kendi […]
Sorumlulukları olmakla birlikte her eve bir kadın gerektir. Bir evde ara sıra kullanılacak şeyden -insanı rahatsız da etse- bir parça […]