Bu atasözü, bir konuyu veya deneyimi bilmeyen bir kişinin, o konu veya deneyim hakkında gerçekten anlayışlı veya bilgili olamayacağını ifade eder. Yani, bir konuyu tam olarak kavrayabilmek ve ona hakim olabilmek için önce o konuyu öğrenmek ve deneyimlemek gerektiği vurgulanır.
Atasözü, bilgisiz veya deneyimsiz bir kişinin, o konu hakkında gerçek bilgi ve anlayışa sahip olamayacağını ifade eder. Bir konuyu veya bir mesleği anlamak ve başarılı olmak için, o konunun veya mesleğin temellerini öğrenmek ve pratik yapmak gerekmektedir. Sadece yüzeysel bir bilgiyle, o konu hakkında gerçek bir anlayışa sahip olmak mümkün değildir.
Bu atasözü aynı zamanda bir konuda uzman olan bir kişinin, o konuyu bilmeyenlere göre daha fazla bilgi ve anlayışa sahip olacağını vurgular. Deneyim ve bilgi, bir kişinin o konuda derinleşmesine ve ustalaşmasına yardımcı olur. Bu nedenle, bir konuyu gerçekten öğrenmek ve anlamak isteyenlerin, bu konuda uzman kişilere danışmaları veya onların deneyimlerinden yararlanmaları önemlidir.
Atasözü, birçok farklı kültürde ve dilde kullanılır ve farklı şekillerde ifade edilir. Örneğin:
İngilizce: One who doesn’t know one, doesn’t know a thousand.
Türkçe açıklama: Birini bilmeyen, binini hiç bilmez.
İspanyolca: El que no sabe uno, no sabe mil.
Türkçe açıklama: Birini bilmeyen, binini hiç bilmez.
Fransızca: Celui qui ne sait pas un, ne sait pas mille.
Türkçe açıklama: Birini bilmeyen, binini hiç bilmez.
Almanca: Wer eins nicht weiß, weiß auch nicht tausend.
Türkçe açıklama: Birini bilmeyen, binini hiç bilmez.
İtalyanca: Chi non sa uno, non sa mille.
Türkçe açıklama: Birini bilmeyen, binini hiç bilmez.
Rusça: Кто не знает одного, тот не знает тысячу.
Türkçe açıklama: Birini bilmeyen, binini hiç bilmez.
Yorumlar