“Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır” atasözü, dışsal bir değişiklik ya da geçici bir durumla kişinin kendisini farklı bir seviyeye koyma eğilimini eleştirir. Buradaki “abdal”, eğitimsiz veya durumu anlamayan bir kişiyi simgelerken, “ata binmek” ve “şalgam aşa girmek” gibi örnekler, dışsal değişikliklerin insanın içsel bilgisini ya da sosyal statüsünü etkilemediğine dikkat çeker. Atasözü, kişinin bir durumu veya görünüşü değiştirdiğinde, kendisini büyük bir kişi, daha değerli ya da önemli biri gibi görmesinin yanıltıcı olduğunu anlatır.
Örneğin, bir kişi ata bindiğinde, yalnızca bu dışsal görüntü onu bey yapmaz. Aynı şekilde, sıradan bir şeyin içine girmek (örneğin şalgam aşına girmek), kişinin kendisini yüksek bir statüde görmesine neden olamaz. Bu atasözü, gerçek başarı ve değerin yüzeysel değil, içsel olgularla ölçülmesi gerektiğini vurgular.
5 Farklı Dilde Kullanımı:
İngilizce: “A fool who rides a horse thinks he’s a lord, and someone who dips into a simple dish thinks he’s wealthy.” Bu ifadeyle, dışsal değişikliklerin kişinin içsel değerini ve statüsünü değiştirmediği anlatılır.
Fransızca: “Un imbécile qui monte un cheval se prend pour un seigneur, et quelqu’un qui trempe dans un plat simple se croit riche.” Aynı şekilde, dışarıdan gelen değişikliklerin, kişiyi olduğundan farklı bir seviyeye koyma yanılgısını ifade eder.
Almanca: “Ein Dummkopf, der ein Pferd reitet, glaubt, er ist ein Herr, und jemand, der in ein einfaches Gericht taucht, denkt, er ist reich.” Burada da, yüzeysel değişikliklerin gerçek gücü veya statüyü yansıtmadığı belirtilir.
İspanyolca: “Un tonto que monta un caballo se cree un señor, y alguien que se mete en un plato simple se cree rico.” Eğitimsiz kişinin, yalnızca dış görünüşle kendisini önemli birisi olarak görmesi anlatılır.
İtalyanca: “Un idiota che monta un cavallo si crede un signore, e qualcuno che entra in un piatto semplice si crede ricco.” Burada da, geçici durumlarla kendisini üstün gören kişinin yanıltıcı bir düşünce içinde olduğu ifade edilir.
Bu atasözü, kişilerin dış görünüşleri ya da geçici değişikliklere dayanarak kendilerini daha büyük ya da değerli görmelerinin yanıltıcı olduğunu ve gerçek değerin içsel özelliklerden kaynaklandığını anlatır.
Yorumlar