Atasozu.org

"üstüne" ile ilgili atasözü sonuçları

Kediyi sıkıştırırsan üstüne atılır.

Bu atasözü, bir kişi veya bir hayvanın köşeye sıkıştırılması durumunda, savunmaya geçerek saldırgan bir tutum sergilemesini ifade eder. Kedi, kendini […]

Kabahat samur kürk olsa kimse üstüne almaz.

“Kabahat samur kürk olsa kimse üstüne almaz” atasözü, görünüşün insanların yanıltıcı olabileceği anlamına gelir. Samur kürk, pahalı ve değerli bir […]

Yol üstüne bostan ekme el için, ihtiyarlıkta avrat alma el için.

“Yol üstüne bostan ekme el için, ihtiyarlıkta avrat alma el için” Türk atasözlerinden biridir ve genellikle evlilikle ilgili tavsiye niteliğinde […]

Yol üstüne bostan ekme el için, kocalıkta avrat alma el için.

“Yol üstüne bostan ekme el için, kocalıkta avrat alma el için” Türk atasözü, özellikle toplumsal cinsiyet rolleri ve evlilik konularına […]

Yemeyenin malını yerler demine hu çekerler. Üstüne bir bardak su içerler

“Yemeyenin malını yerler, demine hu çekerler” atasözü, bir kişinin kendine ait bir şeyi kullanmadığı veya kullanamadığı durumlarda başkalarının bunu alabileceğini […]

Suç samur kürk olsa kimse üstüne almaz.

Kabahat samur kürk olsa… İngilizce: If it was a satmur fur, no one would take it on.

Sık gidersen dostuna, yatar arka üstüne.

Ne denli candan olursa olsun, dostuna çok sık gitme. Sonra usanır, sana yüz vermez. İngilizce: If you go often, he’ll […]

Seyrek git sen dostuna, kalksın ayak üstüne.

Kişi dostuna sık sık giderse çok sıcak karşılanmaz. Seyrek giderse büyük sevgi ile karşılanır. Dostumuz da olsa, sık sık yanına […]

Sıkça varma dostuna, kalksın ayak üstüne.

Dostumuz da olsa, sık sık yanına giderek kişiyi rahatsız etmek doğru değildir. Onu bezdirmemek, kendimizden soğutmamak, gittiğimizde de yakın ilgi […]

İyi insan sözünün üstüne gelir.

Yokluğunda kendisinden söz edilen kimse, konuşmanın üzerine gelirse, o iyi bir insandır, denilir. İngilizce: A good man comes at his […]

Gelin altın taht getirmiş, üstüne kendisi oturmuş.

Bir topluluk içerisine giren kimse, yanında götürdüğü eşyayı kendisi kullanacaksa bunun değerli, değersiz olması, kimseyi ilgilendirmez. İngilizce: The bride brought […]

Gelin altın kürsü getirmiş, üstüne kendisi oturmuş.

Bir topluluk içerisine giren kimse, yanında götürdüğü eşyayı kendisi kullanacaksa bunun değerli, değersiz olması, kimseyi ilgilendirmez. İngilizce: The bride brought […]

Çirkefe taş atma üstüne sıçrar.

Şerli, etrafa kötülük saçıp duran kimselerden uzak dur; zorunlu olmadıkça onlara çatma, söz atma. Çünkü onlar bir kötülük yapmak için […]

Çamura taş atma üstüne sıçrar.

İngilizce: Throwing rocks in the mud jumps on it.

Taş taş üstüne olur, ev ev üstüne olmaz.

Dağ dağ üstüne olur… İngilizce: Stone is on stone, the house is not on the house.

Ayda bir gel dostuna, kalksın ayak üstüne; günde bir gel dostuna, yatsın sırtı üstüne.

“Ne denli yakın dostun olursa olsun, ona her gün gidersen usanır. Ara sıra git ki saygı ile karşılasın. “ İngilizce: […]