Kişi, kendisi için bir özveride bulunan kimseye karşı, sırası gelince daha büyük özveride bulunur. İngilizce: Be sick for me, i’ll […]
Sizi sevenlere kul gibi hizmet ediniz. Sevmeyenlere yüz vermeyiniz, yüksekten bakınız. İngilizce: Be the servant of the lover, the sultan […]
Tanık, ikide birde mahkemeye çağırılır, işini, gücünü bırakıp gider. Kefil de, asıl borçlunun borcunu ödememesi dolayısıyla bu parayı ödemek zorunda […]
İşin yoksa şahit ol… İngilizce: If you have a lot of money, vouch for it, if you don’t have a […]
Başarabileceğinize inanıyorsanız büyük işlere girişiniz. İngilizce: If your breath allows, be the head of the trumpet player.
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: Be, be […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: No more, […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: Be, don’t […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: No love, […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: No love, […]
Sertlikten kaçın, ona buna saldırıp kimseyi ezme, yoksa seni kötü biçimde cezalandırırlar. Çok sessiz, uyuşuk, pısırık, korkak ve yumuşak da […]
Sertlikten kaçın, ona buna saldırıp kimseyi ezme, yoksa seni kötü biçimde cezalandırırlar. Çok sessiz, uyuşuk, pısırık, korkak ve yumuşak da […]
Sertlikten kaçın, ona buna saldırıp kimseyi ezme, yoksa seni kötü biçimde cezalandırırlar. Çok sessiz, uyuşuk, pısırık, korkak ve yumuşak da […]
Sertlikten kaçın, ona buna saldırıp kimseyi ezme, yoksa seni kötü biçimde cezalandırırlar. Çok sessiz, uyuşuk, pısırık, korkak ve yumuşak da […]
İlişkilerinde ezilen değil ezen olmayı yeğle. İngilizce: If you do, don’t get ripped off, be a snitin.