Gökten ne yağar ki yer kabul etmesin?
Büyüklerden gelen şeyleri küçükler geri çeviremezler. İngilizce: What rains from the sky so that it does not accept a place?
Büyüklerden gelen şeyleri küçükler geri çeviremezler. İngilizce: What rains from the sky so that it does not accept a place?
Büyüklerden gelen şeyleri küçükler geri çeviremezler. İngilizce: What rained from the sky, and he did not accept the earth?
İngilizce: What does the shepherd eat so he can feed his dog
Yoksul ve her şeyi derme çatma olan kişide varlıklılara özgü şey bulunmaz. İngilizce: What does the gypsy tent look for?
İngilizce: Farming is like a donkey’s tail, it’s neither long nor shorter.
İnsan harcadığı çabanın, başkalarına gösterdiği tavrın karşılığını ileride görür. Bir işte ne kadar hazırlık yapmışsa o kadar verim alır. İnsan […]
Varlıklı olanlar, yoksulların ne büyük geçim sıkıntısı içinde bulunduklarını bilmezler. Para, mal gibi şeyleri elde etmiş; açlığını gidermiş ve bunlara […]
Bir işi yapmaya azmeden ve ona dört elle sarılan kişi her halde başarıya ulaşır. İngilizce: What gets rid of meram.
Rasgele yapılan plansız işte yöntem, kural aranmaz. İş, kendi kendine nasıl yürürse yürür. İngilizce: Zurnada can’t be peshrev, whatever comes […]
Tanrı, geniş bir yaşama ya da yetenek kısmet etmemişse kulun elinden ne gelir? Her şey Yüce Allah`ın takdiri iledir. Kimine […]
Tok açın halinden bilmez. İngilizce: He knows what he’s got.
İstenen şey, engelin ortadan kalkmasıdır. Nasıl, ne yoldan kalkarsa kalksın, bunun önemi yoktur. İngilizce: Whether the opponent dies or dies […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: Be, be […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: No more, […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: Be, don’t […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: No love, […]
Cezaya çarpılacak ölçüde aşırı ve saldırgan olma. Ama herkes seni ezecek ölçüde yumuşak ve miskin de olma. İngilizce: No love, […]
Sertlikten kaçın, ona buna saldırıp kimseyi ezme, yoksa seni kötü biçimde cezalandırırlar. Çok sessiz, uyuşuk, pısırık, korkak ve yumuşak da […]
Sertlikten kaçın, ona buna saldırıp kimseyi ezme, yoksa seni kötü biçimde cezalandırırlar. Çok sessiz, uyuşuk, pısırık, korkak ve yumuşak da […]
Sertlikten kaçın, ona buna saldırıp kimseyi ezme, yoksa seni kötü biçimde cezalandırırlar. Çok sessiz, uyuşuk, pısırık, korkak ve yumuşak da […]