Sayılı günler çabuk geçer.
Bir işin yapılması, ya da gerçekleşmesi için konulmuş olan belli süre çarçabuk geçer. Sayısı belli olan, bir işin yapılması için […]
Bir işin yapılması, ya da gerçekleşmesi için konulmuş olan belli süre çarçabuk geçer. Sayısı belli olan, bir işin yapılması için […]
İngilizce: The tense rope, the quick cut.
Hemen her işte sağlıklı sonuca ulaşmak dengeli çalışmakla mümkündür. İnsanın gücü bellidir. Gücünün üstünde çalışır, aşırı çaba gösterirse çabuk yorulur; […]
Hemen her işte sağlıklı sonuca ulaşmak dengeli çalışmakla mümkündür. İnsanın gücü bellidir. Gücünün üstünde çalışır, aşırı çaba gösterirse çabuk yorulur; […]
İngilizce: The untimely blooming rose fades quickly.
İngilizce: The untimely blooming rose fades quickly.
Bazı insanlar vardır ki bir olay karşısında çok çabuk öfkelenip kızarırlar. Ancak öfkelenip kızdıkları gibi de çabuk sakinleşirler. Bazı insanlar […]