Bir söz yola getirir, bir söz yoldan çıkarır.
Bu atasözü, sözlerin gücünü ve etkisini vurgulayarak insanları doğru yönde ilerlemeye teşvik ederken, aynı zamanda yanlış yönlendirebileceğini anlatır. Söylenen bir […]
Bu atasözü, sözlerin gücünü ve etkisini vurgulayarak insanları doğru yönde ilerlemeye teşvik ederken, aynı zamanda yanlış yönlendirebileceğini anlatır. Söylenen bir […]
“Etin çiği et getirir, ekmeğin çiği dert getirir” atasözü, bir işi aceleye getirmenin veya eksik yapmanın olumsuz sonuçlara yol açabileceğini […]
“Deli ile çıkma yola, başına getirir belâ” Türkçe bir atasözüdür ve insanlara, akılsız veya düşüncesiz kişilerle ilişkiler kurmanın tehlikelerini anlatır. […]
“Yılın eksiğini nisan getirir, nisanın eksiğini yıl getirmez” Türk atasözü, nisan ayının verimli ve bereketli olduğunu ve bu nedenle bir […]
İngilizce: There is a promise that guides man, and there is a promise that will lead you astray.
Gelin altın taht getirmiş, çıkmış kendisi oturmuş. İngilizce: The bride brings the carpet, serer sits on his own.
Her yere girip çıkan kadının adı lekelenir. Gezip dolaştığı yerlerde kötü şeyler de bulunan kişi, kötü huylar ve zararlı bilgiler […]
Beceriksiz kimseler iyilik yapayım derken çoklukla hem kendilerini, hem de başkalarını zarara sokarlar. Ölçülü, hesaplı konuşmasını bilmeyen kişi, durup dururken […]
Neyi, ne zaman, nasıl söyleyeceğini bilmeyen kimseler hem kendilerinin, hem de başkalarının başına dert açarlar. Ölçülü, hesaplı konuşmasını bilmeyen kişi, […]
Beceriksiz kimseler iyilik yapayım derken çoklukla hem kendilerini, hem de başkalarını zarara sokarlar. Ölçülü, hesaplı konuşmasını bilmeyen kişi, durup dururken […]
Beceriksiz kimseler iyilik yapayım derken çoklukla hem kendilerini, hem de başkalarını zarara sokarlar. Neyi, ne zaman, nasıl söyleyeceğini bilmeyen kimseler […]
Uzakta bulunanın en doyurucu haberini, yanlarından gelen kimseler getirir. İngilizce: The caravan brings the far away place.
Erişemediğimiz şeyle aramızdaki ilişkiyi bir aracı sağlar. İngilizce: Iraq brings news of the place caravan.