İyi dost kara günde belli olur.
Dost kara günde belli olur. İngilizce: Good friend will be known on a dark day.
Dost kara günde belli olur. İngilizce: Good friend will be known on a dark day.
İşlerini gerektiğinden önce yapmaya çalışanlar ağır zararlara uğrarlar. İngilizce: The fly falls to milk.
İvmekle koca bulunmaz. İven kız eşini iyi seçemeyeceği, rasgele bir kocaya varacağı için mutlu olmaz. İngilizce: The girl doesn’t get […]
Körle yatan şaşı kalkar. İngilizce: It gets up with a bit of a repulsive.
Bilgisiz, düzenbaz, bayağı, taşkın kimselerden uzak dur. Onlarla iş yapmak, yakın ilişki kurmak, tartışmaya girmek, hatta kavga bile etmek sakıncalıdır. […]
Edepsiz kimse ile uğraşmamak için onun bulunduğu yerden uzaklaşınız. İngilizce: It’s preferable to move around the bush from a push-in.
Kötü şey, görünüşte iyi şeye benziyorsa iyi şeyin değeri azalır. İngilizce: The mutt is damaging to the thrush.
Kötü şey, görünüşte iyi şeye benziyorsa iyi şeyin değeri azalır. İngilizce: The push has harmto the cotton market.
Kötü şey, görünüşte iyi şeye benziyorsa iyi şeyin değeri azalır. İngilizce: The push is harmful to the rust.
Eceli gelen köpek cami duvarına işer İngilizce: If the death of the dog comes, it’ll pee on the mosque wall.
Yaradılıştan kötü olan kişi, ne denli eğitilirse eğitilsin yola gelmez. İngilizce: The tail of the dog is not corrected by […]
İngilizce: No one who bites, doesn’t fart.
Tamahkar kişi doymak bilmez. Gözü hep daha çok kazançtadır. İngilizce: If it’s up to you, it’s a scavengers a day.
İşini bilmeyen kişi, ayağına gelen kısmetten yararlanacağı yerde, zorunlu olmayan, her zaman yapabileceği bir işi öne alır. İngilizce: The mindless […]