“Babasından mal kalan, merteği içinden bitmiş sanır” atasözü, bir kişinin miras veya zenginlikle doğduğunda, bu durumun onun kendi başarısı veya çabası olduğunu düşünmesini eleştirir. Atasözü, bir kişinin kolaylıkla elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu vurgular. Merteği içinden bitmek, kolaylıkla yetişmek veya ortaya çıkmak anlamına gelir, ancak bu durum gerçekçi bir perspektif olmayabilir.
Atasözü, birçok farklı kültürde ve dilde kullanılır ve farklı şekillerde ifade edilir. Örneğin:
İngilizce: “One who inherits wealth from his father thinks it has grown from within the handle.” (Babasından mal miras alan, onun merteği içinden büyüdüğünü düşünür.) Bir kişinin kolayca elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu eleştirir.
Fransızca: “Celui qui hérite de la richesse de son père pense qu’elle a poussé de l’intérieur de la poignée.” (Babasından mal miras alan, onun merteği içinden büyüdüğünü düşünür.) Bir kişinin kolayca elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu eleştirir.
Almanca: “Wer Reichtum von seinem Vater erbt, denkt, dass er von innen aus dem Griff gewachsen ist.” (Babasından mal miras alan, onun merteği içinden büyüdüğünü düşünür.) Bir kişinin kolayca elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu eleştirir.
İtalyanca: “Chi eredita ricchezza dal padre pensa che sia cresciuta dall’interno del manico.” (Babasından mal miras alan, onun merteği içinden büyüdüğünü düşünür.) Bir kişinin kolayca elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu eleştirir.
İspanyolca: “Quien hereda riquezas de su padre cree que ha crecido desde dentro del mango.” (Babasından mal miras alan, onun merteği içinden büyüdüğünü düşünür.) Bir kişinin kolayca elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu eleştirir.
Çince: “从父亲那里继承财富的人认为它从柄里生长出来了。” (Babasından mal miras alan, onun merteği içinden büyüdüğünü düşünür.) Bir kişinin kolayca elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu eleştirir.
Japonca: “父から財産を受け継いだ人は、それが柄の中から成長したと思っている。” (Babasından mal miras alan, onun merteği içinden büyüdüğünü düşünür.) Bir kişinin kolayca elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu eleştirir.
Korece: “아버지로부터 재산을 상속받은 사람은 그것이 손잡이 안에서 자라났다고 생각한다.” (Babasından mal miras alan, onun merteği içinden büyüdüğünü düşünür.) Bir kişinin kolayca elde ettiği varlıkların veya imtiyazların, gerçekte aile mirası veya geçmişten gelen avantajlar olduğunu eleştirir.
Bu atasözü, bir kişinin miras yoluyla elde ettiği zenginliğin veya imtiyazın gerçek kaynağını sorgulamaktadır. Kolaylıkla elde edilen avantajların, aslında başkalarının çabaları ve emeğiyle ortaya çıktığına dikkat çeker. Ayrıca, bu atasözü bizi mütevazi olmaya, başkalarının yardımını ve katkılarını takdir etmeye teşvik eder.
Yorumlar